25.01.2025
Ufuk Üniversitesi bünyesinde bulunan Trafik Kazalarına Yardım Vakfı önderliğinde bir araya gelen trafikle ilgili 9 derneğin oluşturduğu TRAFİK PLATFORMU tarafından düzenrlenen ÇALIŞTAYA katıldık. Çalıştayda Genel Başkanımız Vedat Şahin de bir sunum yaptı. Araç Muayene İtadyonlarını konu alan sunumda Almanya, Danimarka ve İranla karşılaştırmalı olarak Türkiyedeki Araç Muayene İstasyonlarının işlevselliği, faydaları ve ücret politikaları anlatıldı.
Araçların periyodik muayenesinden amaç; Karayolunda seyreden motorlu ve motorsuz araçların TRAFİK GÜVENLİĞİNİ tehlikeye sokmadan seyredebilecekleri teknik donanıma sahip olup olmadıklarını kontrol etmektir. Bu kontrol görevi Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığına aittir. Bakanlık bu görevini, Özelleştirme İdaresi Başkanlığının yaptığı bir ihale sonucu 20 yıllığına 15 Ağustos 2005 te Özel sektöre devretmiştir. İhaleyi Akfen-Doğuş-TüvSüd Ortak Girişim grubu kazanmış ve TÜVTÜRK ismiyle faaliyete başlamıştır. O günkü rakamlarla 552 Milyon dolara ihale edilmiştir. Şu an TÜVTÜRK Araç Muayene İstasyonları üç ortaklı bir konsorsiyum tarafından yönetilmekte olup konsorsiyum ortakları Doğuş Grubu, TÜV SÜD ve Bridgepoint'tir. İhale iki bölge olarak yapılmıştır. Biri Güney Taşıt Muayene İstasyonları, diğeri Kuzey Taşıt Muayene İstasyonlarıdır. Her iki ihaleyi de aynı konsorsiyum almıştır.
2021'de kuruluşunun 14. yılını geride bırakan TÜVTÜRK'ün o güne kadar gerçekleştirdiği araç muayene sayısı 191,5 milyona ulaşmıştır. Toplam yatırımları 1,5 milyar ABD dolarına ulaşan TÜVTÜRK, verdiği hizmetlerle kamuya 14,5 milyar TL'lik katkı sağlamıştır. Yılda ortalama yaklaşık 14 milyon araç muayenesi yapmaktadır.
2021'de, önceki yıla göre %9,9'luk artışla yaklaşık 11 milyon 275 bin aracın periyodik araç muayenesi gerçekleştirilmiştir. Yapılan muayenelerde araçların %28,39'unun ağır kusurlu ya da emniyetsiz olduğu tespit edilmiştir. Tekrar muayeneye gelen 3,1 milyon aracın %97,4'ünün eksiklik ve kusurlarının giderildiği görülmüş, muayene tekrarında başarılı olan bu araçların trafiğe güvenli bir şekilde çıkması sağlanmıştır.
Türkiye'de TüvTürk'e ait 313 muayene istasyonu vardır. Bunun;
2024 yılında 12.5 milyon araç muayene yapılmıştır. Bunun;
Muayene istasyonlarında 4 çeşit muayene yapılır:
İlave olarak egzoz emisyon ölçümü de yapılabilir.
Araç muayenesi esnasında işlemlerin tamamlanması için bazı belgelere ihtiyaç duyulur. Gerekli evrakların olmaması durumunda muayene görevlisi işlemleri tamamlayamaz. Araç muayenesinde gerekli evraklar şunlardır:
Araç muayenesi bazı teknik aletler ve çıplak gözle yapılan muayenedir.
20 yıllığına devredilen muayene istasyonlarının vatandaştan aldıkları ücretin,
KDV hariç, her ay hazineye aktarılır. Ayrıca gecikmelerde kesilen %5 gecikme cezasının tamamı hazineye aktarılır.
Almanya'da araç muayeneleri merkezi bir kuruluş olan TÜV tarafından yapılıyor. Bunun yanında anlaşmalı tamirhanelerde de yapılıyor. O nedenle TÜV istasyonları çok yoğun olmuyor. Tamirhaneye TÜV'den elemanlar gelip muayeneyi TÜV elemanları yapıyor. Tamirhaneyi sadece mekan olarak kullanmış oluyor. Tamirhane ayrıca para almıyor.
İlk muayene 149 avro. Asgari ücretin 1200 avro olduğunu düşünürsek, asgari ücretin %12'sine denk gelir. Bizde ise 2024 yılına göre hesap yaparsak %10'una denk gelir. Türkiye'deki alınan ücretin yarısının devlete gittiğini düşünürsek, Türkiye Almanya'dan ucuz diyebiliriz.
Danimarka'da muayeneler Devlet tarafından yetkilendirilmiş özel oto tamirhanelerinde yapılıyor. Herkes kendine çalışıyor. Yani tekel değil. Orada en düşük maaşın 1/50'si kadar muayene ücreti var. Yani çok çok ucuz. Devlet herhangi bir pay almıyor. Bu ücretin %25'i KDV olarak devlete ödeniyor. Bir de normal gelir vergisi ödüyor. Orada da 2 yılda bir muayene var. Muayene ortalama 5 dakika sürüyor. Devlet fiyat belirlemiyor. Normal rekabet koşullarında fiyatlama çıkıyor. Firma çok olunca da rekabetten dolayı ücret düşük oluyor.
Araç muayenesi ilk 4 yıldan sonra her yıl yapılıyor. Taksi, itfaiye, ambulans ve ağır vasıtalar her 6 ayda bir muayeneye giriyor. Muayene ücreti ortalama 1,5 dolar. Emekli öğretmen maaşının %1'i kadar. Yani çok çok çok ucuz. Ücretleri devlet belirliyor. 30 dakikalık muayene için insanların bir günü harcanıyor.
Sanırım diğer ülkelerde de benzer işlemler ve fiyatlar vardır. En yüksek ücret Türkiye'de gözüküyor. Ücretin yarısının devlete gittiğini, işin ihale usulü satıldığını, istasyonların kurulumunda belli standartların istendiğini düşünürsek Türkiye'de de şikayet edildiği kadar çok sayılmaz.
Türkiye'de her işlem merkezi sistemle yürüyor. Üniversite girişler, memurluğa girişler, meslekte yükselme, araç muayeneleri vb. Bunun sebebi torpil ve kayırmanın önüne geçmek. Bu nedenle Danimarka'da olduğu gibi ucuz ve kısa zamanda yapılabilecek bir iş, özellikle büyük şehirlerde, git, bekle, muayene yaptır, dön insanların yarım gününü alıyor. Muayene istasyonlarında genelde yıl sonlarında yoğunluk yaşanıyor. Diğer zamanlarda biraz daha sakin.
Şikayetlerde de görüldüğü gibi, kredi kartı ödemesine fark almaları sinir bozucu. Şikayetlerin hepsine standart cevaplar verilmesi, çözüm aranmaması saygısızlık. Giden araçların bekleme süresinde yeterli park yeri olmaması, bekleyenler için oturacak yer, çay, kahve ikramı olmaması da tekel olmanın getirdiği rahatlık diyebiliriz.
Bazı olumsuzluklara rağmen yollarımızda daha güvenli araçlarla karşılaşma beklentimiz içimizi rahatlatmaktadır. Çok diye yakınarak ödediğimiz parayı can ve mal güvenliğimizin sadakası olarak kabul ederek kendimizi rahatlatabiliriz.
Sevgiler, saygılar.